Oyun Teorisi ve Koronavirüs Politikaları – Jean Vilbert

/
1381 Okunma
Okunma süresi: 16 Dakika

Koronavirüs bizi hazırlıksız yakaladı. Cumhuriyetçiler Çin’i suçlarlarken Demokratlar Trump’ı suçluyorlar. Başkan Trump, Vali Cuomo’yu; buna karşılık Vali de Trump’ı suçluyor. Fox başkanın eylemlerini savunurken CNN Trump yönetimini yeriyor. Bazı kesimler ekonominin işlemeye devam etmesini düşünürken bazı kesimler, eyaletlerin normal işleyişine dönmesini cinayetle eş tutuyor. Tüm bunlar koca bir saçmalık gibi görünebilir. Ama her aktör mantık çerçevesi içerisinde hareket ediyor. Bunun sebebini bize Oyun teorisi açıklayabilir.

Mantıksızlığın İçindeki Mantık

1944’te John von Neumann ve Oskar Morgenstern ekonomiye yenilikçi bir yaklaşım geliştirdiler: oyun teorisi, yani oyuncuların etkileşimli seçimlerinin tercihlerini (ya da menfaatlerini) yansıtan sonuçları üreten yolların incelenmesi.

Oyun Teorisi şu anda ekonomik ve sosyal politika oluşturmadan siyaset ve savaşa kadar her şeye uygulanıyor. Kuramcılar, durumları oyun olarak modelleyerek aktörler tarafından alınan kararların genellikle makul ve sonuçların tahmin edilebilir olduğunu gösterebiliyorlar.

Ekonomide oyun, tüm oyuncular için sonucun her oyuncunun seçimlerine bağlı olduğu bir durumdur. Fakat hiçbir tekil oyuncu sonucu belirleyemez: Oyuncular sadece kendi stratejilerini belirleyebilir ve diğerlerinin ne yapacağını tahmin etmeyi deneyebilirler. Nihai sonuç, aktörlerin hiçbiri tarafından düşünülmemiş olabilir. 

Oyun teorisi, bireylerin muhakeme edebildiklerini, harekete geçmeden tercihlerini en iyiden en kötüye sıraladıkları bir karar alma süreci yürüttüklerini ve birtakım nesnel ölçütlerce doğruluk gözetmeksizin onlara azami yararı (olumlu etki) getireceğine inandıkları yönde hareket ettiklerini varsayar. 

Oyun teorisyenleri seçimleri anlamak için oyuncuların aldığı farklı kararların ortaya çıkardığı muhtemel neticeleri listeleyen sonuç matrisleri oluştururlar. 

Sonuç matrisi soldan sağa ve yukarıdan aşağıya okunmalıdır.

  • (1) galibiyet-galibiyet: her iki oyuncu da 10 puan kazanır;
  • (2) galibiyet-mağlubiyet: 1. Oyuncu 20 puan kazanırken 2. Oyuncu 5 puan kaybeder;
  • (3) mağlubiyet-galibiyet: 1. Oyuncu -5 puan alırken 2. Oyuncu 20 puan kazanır;
  • (4) galibiyet-galibiyet: iki oyuncu da 0 puan alır.

*Atanmış sayılar her seçeneğin göreceli cazibesini temsil eder: Sayı ne kadar küçükse oyuncunun durumu o denli kötüdür; sayı ne kadar büyükse oyuncunun durumu da o denli iyidir. Spesifik sayılar çok önemli değildir. Amaç, seçeneklerin göreceli cazipliklerini göstermektir.

Bu oyunlar, gerçek politikaları modellemek için gerçek dünyada yararlıdır.

Oyun 1: Savaş Açmazı (Cumhuriyetçiler vs. Demokratlar)

Nisan’ın başlarında, Cumhuriyetçiler ABD Senatosu’ndan ufak işletmelere bir Koronavirüs yardım paketi geçirmeye çalıştılar. Demokratlarsa kendi tedbirlerini sunabilmek için yasa tasarısının geçmesini engellediler. Bunlar bir hafta sürdü. Cumhuriyetçiler, Demokratları siyasi çıkar gözetmek ve tasarıyı durdurmakla eleştirdiler — birçok ufak işletme yasa çıkana kadar battı. İki parti iş birliği yapsa ve hızlıca iki partinin de onayladığı bir tasarıyı onaylasa herkes için daha iyi olmaz mıydı? Muhtemelen olurdu. Neden yapmadılar o zaman?

Ortak çıkarlar doğrultusunda bir yasa tasarısının vakitlice onaylanmasının ardından küçük işletmelerin çaresizce ihtiyaç duyduğu yardımı alacakları şekilde Demokratlar ve Cumhuriyetçiler iş birliği yapsa, iki taraf da karlı çıkardı. Bunun için iki partiye de 7 puan verelim. Fakat Cumhuriyetçiler daha dar kapsamlı bir yasayı daha hızlı geçirmeye muvaffak olursalar, bilindik bütçe kısıtlamalarından vazgeçmeyerek ufak işletmelere yardım ettiklerini söyleyebilirler; ve Demokratlar başarılı bir şekilde yasa tasarısında istedikleri her şeyi geçirebilirlerse, kamu harcamaları gündemini ileri sürebilirler. Kazananın 10 kaybedeninse -3 puan aldığını kabul edelim bu durumlarda. Eğer iki parti de istediği her şeyi elde edemezse beraberlik elde ederiz. Örneğin masrafları artırarak ve fon kapsamını kısmen genişleterek iki taraf da bazı hususlar (hepsi değil) hakkında bir anlaşmaya varmaya çalışarak zaman kaybeder. İki tarafa da 0 puan verelim — iki parti de siyasi kazanımlarını korur.

Eğer Cumhuriyetçiler ve Demokratlar iş birliği yapsaydı herkes daha iyi durumda olurdu. Fakat, her bir parti mantıken onları bu sonuçtan uzaklaştıracak bir strateji (savaş hali) seçiyor. İş birliği yapmak yerine zıtlaşırsalar ve bir şekilde bu bilek güreşini kazanırlarsa kendilerine 10 puan kazandırıp rakiplerinden 3 puan söküp alacaklarını bilirler— en kötü durumda beraberlik elde edilir ve iki taraf da ne bir şey kazanır ne de bir şey kaybeder. Eğer iş birliği yaparlarsa kazanmaları durumda 7 puanlık bir artış elde ederler (10 değil) ve daha da kötüsü iş birliği yaparlar ve diğer taraf bir savaş başlatırsa -3 puanlık bir yenilgiye maruz kalabilirler. Bu nedenle mücadele her iki tarafa da 7 yerine 10 puan veya -3 yerine 0 puan verir. Yani, karşı taraf ne yaparsa yapsın iş birliği yerine mücadele etmek iki taraf için de daha makuldür.

Bu oyundaki savaş stratejisi, A Beautiful Mind filminde işlenen matematikçi John Nash’in adını taşıyan bir Nash dengesidir. Nash dengesi, hiçbir oyuncunun seçimini tek taraflı değiştirerek sonucunu iyileştiremeyeceği eş zamanlı seçimler oyunudur (daha iyi bir denge iş birliğine bağlıdır).

Gerçek dünya politik senaryomuzda, eğer 0-0 sonucu elde edersek iki taraf da seçimini değiştirse dahi daha iyi durumda olmazdı: bireysel stratejilerini değiştirerek ancak kaybetme şanslarını yükseltirler (-3 puana doğru giderek). Daha iyi sonuç elde etmenin tek yolu iş birliğidir. Ama hiçbir parti diğer tarafın iş birliği yapacağından emin olamaz. Bu belirsizlik (güven eksikliği) göz önünde bulundurulduğunda, karşı taraf ne yaparsa yapsın en mantıklı strateji savaşmaktır. Bu nedendendir ki savaşma stratejisi iş birliği stratejisine baskındır.

Oyun 2: Güvence Oyunu (CNN vs. Fox)

Birinci oyundaki çıkmaz iki tarafın da çatışmayı seçmesinin daha makul olmasıdır çünkü karşı tarafın iş birliğini seçeceğinden emin olamazlar— savaşmak onları karşılıklı iş birliğinden daha kötü etkilese de. İki oyuncuya da iş birliğini seçtirebilmek için, o zaman, daha güvenilir bir bağa gerek vardır. Güvence oyunları tam olarak bunun örneğidir: Kötü dengeden iyi dengeye geçmenin mutabakat gerektirdiği çok dengeli senaryolar.

İnsanlar uzun zamandır Amerikan medyasının siyasi olarak taraflı olduğundan yakınıyorlar. CNN’nin sol, Fox’unsa sağ kanatta olduğunaa dair yaygın bir algı vardır. Bu varsayımı, kanalların ayrı ayrı Koronavirüs krizine ne kadar yer ayırdıklarına bakarak kontrol edebiliriz: “Trump’ın Beyaz Sarayı Korona Virüs Sonrası Kaosta” (CNN); “Önde Gelen Demokratlar ve Medya Müttefikleri Başkan Trump’a Herhangi Bir Şey İçin Kredi Vermiyorlar” (Fox).

Hem CNN hem de Fox, bu şekilde devam edebileceklerini ve onlara ayrı ayrı 20 puan veren en sadakatli kitlelerini tatmin edebileceklerini biliyor. Fakat, siyasi taraf olma mevzusundan dolayı bazı kesimler medyanın güvenilmez bir hale geldiğini düşünüyor. Eğer iş birliği yapsalardı, ikisi de—doğrudan taarruz etmeden—daha objektif haberler yayınlayabilirdi. Birbirleriyle iyi geçinebilir ve güvenilirliklerini toparlayabilirlerdi (iki tarafa da 50 puan). Eğer bir taraf haberleri sunuşunu törpülese ve diğer taraf koyu fikirlerine sadık kalsa, çok açık bir kazananımız olur: bir taraf kararlılık olarak aldandırılacak özellik için 20 puan kazanırken diğer taraf kayıtsızlık şeklinde yanlış anlamlandıracağımız özellik için sadece 5 puan alır.

Bu iki dengeli bir güven oyunudur: (a) iki ağ da tarafsızlığa ve ılımlılığa kayar (50 puan iki tarafa da) veya (b) iki taraf da mevcut siyasi konumlarını ve agresif tavırlarını sürdürür (20 puan iki tarafa da). Eğer ikisi de kendisini tarafsızlık karesinde bulursa, iki taraf da seçimini değiştirmek için herhangi bir neden bulamaz. Aynısı siyasi bağlılık karesinde de geçerli: İki kanal da orada konuşlandığından ikisi de yalnız kendi seçimini değiştirme durumunda karlı değildir. Eğer CNN siyasi konumuna sadık kalır ve Fox tek taraflı olarak tarafsızlığa kayarsa, denge CNN (ve sol düstur) lehine olur— veya tam tersi.  Bu durum bir denge durumu olmayacaktır: CNN propagandayı seçse de seçmese de, Fox dezavantajlı olacağından seçimini değiştirerek asla tarafsızlığı seçmeyecektir (20 puandan 5 puana düşüş).

Güvence oyunları sonuç matrislerinde iki denge puanı bulmak mümkün olduğundan sıradışıdır. Örneğin, medya kapsamında siyasi dengeye ulaşmanın iki yolu vardır: (a) tarafsızlığa doğru çifte i şbirliği; (b) bireysel, muhalif yanlılık. Yine de dengelerden biri iki oyuncu için de daha iyi gözükmektedir— çifte tarafsızlık 50 puan sunarken çifte taraflılık sadece 20 sunar. O halde neden CNN ve Fox her gün nihayetinde ılımlılığı seçmiyor?

Oyuncular sadece strateji seçebilirler, sonuçları değil. İki kanal da birlikte tarafsızlığı seçse daha iyi olurdu fakat kararlarını bireysel olarak aldıklarından, öbür partinin aynı seçeneğe yöneleceğinin bir garantisi yoktur. Sağlam bağlar (güvenilirlik) olmadan, iki tarafın da tarafsız kaldığı sonuç-baskın strateji gerçekleşmez.

Oyun 3: Tekrarlanan Oyunlar (Trump vs. Cuomo)

Bazı oyunlar (Oyun 2 gibi) birden çok dengeye sahip olduklarından, oyuncuları alt dengeden üst dengeye getirebilmek için bir şey yapılabilir mi diye düşünmek doğaldır. Bunu yapmanın bir yolu bir oyuncunun iyi durumda ve diğerlerinin kötü durumda olmadığı bir denge bulmaktır. Buna İtalyan ekonomist Vilfredo Pareto’nun adını taşıyan Pareto verimliliği denir.

Bazı oyunlarda oyuncuları Nash dengesinden optimal Pareto dengesine götürmek bir hayli güçtür (örn.: Oyun 1).  Ama bu oyuncuların her zaman vasat altı sonuçlara mahkûm oldukları anlamına gelmez. Burada işimize yarayacak bir değişken vardır: oyuncuların ikilemlerden kurtulmalarına yarayacak bilgiler sağlayan ve iş birlikçi (ya da daha yüksek) dengelere çıkmasını sağlayacak olan tekrar’dır.

Neyse ki, tüm oyunlar tek seferli durumlara tabi değildir: Oyuncuların diğer oyuncunun önceki hamlelerine bakarak kendi hamlelerini tekrar şekillendirebilecekleri ve yeni kararlar alabilecekleri tekrarlanan oyunlar da vardır. Başkan Trump ve New York valisi Andrew Cuomo arasında olan tam da buydu.

Başlangıçta, birbirlerinin Korona virüsüne karşı eforlarına güçlü eleştiriler getiren laf dalaşına girdiler. Trump “Vali Cuomo şikayet etmeyi bırakmalı, işleri halletmeli” dedi. Cuomo’nun buna cevabıysa “eğer [Trump] evde oturup televizyon izliyorsa, belki de kendine çeki düzen verip işe koyulması gereken odur, değil mi?” oldu. Tüm birbirlerini parmakla işaret etme sonrası, Cuomo fikrini değiştirdi ve Başkanın krizle “tamamen meşgul” olduğunu ve “oldukça yaratıcı ve enerjik” olduğunu beyan etti. Trump her zamanki müdafaasını bıraktı ve ikisi de tartışmayı bir kenara itmeyi başardı.

Oyun şu şekilde devam ediyor. Başkan Trump ve Vali Cuomo arkadaş ya da düşman olabilir: “El sıkışabilirler” (ikisine de 6 puan) veya “kavgaya girişebilirler” (ikisine de -1 puan). Eğer biri el sıkışmak için elini uzatırken diğeri yumruk atmaya çalışırsa yumruk atanın bir avantaj kazandığı (2 puan) ve diğerinin toplum karşısındaki imajına zarar verdiği (-3 puan) bir dengesizlik olur. Yani elimizde iki mümkün denklem var: (a) ikisi de el sıkışır veya (b) ikisi de saldırıya geçer. Hali hazırdaki durumda, el sıkışmak yumruklaşmaya göre açıkça Pareto gelişimidir.

İzole edilmiş bir oyunda eğer siyasal ortam el sıkışmayı desteklemiyorsa (desteklemiyor) veya eş zamanlı iletişim kurmaz ve tepki vermezlerse (yapamıyorlar) el sıkışmanın mantıklı strateji olup olmadığı belirsizdir. Sonuç olarak, birden çok Nash dengeli bir oyunda bile, bir Pareto dengesinin bir diğerine baskın olması oyuncuların bu dengeye ulaşacaklarını garanti etmeye yetmez— diğer oyuncuya zarar vermek her zaman caziptir ve politikacılar genel olarak zayıf olarak görünme riskini almaya pek sıcak bakmazlar.

Oyun 1’deki Cumhuriyetçiler ve Demokratların aksine, o zaman, nasıl oluyor da Trump ve Cuomo iş birliği yapıyor? Cevap, tekrarlanan oyunlarda, oyuncuların birbirlerinin eylemlerini ceza olarak gösterdikleri kısasa kısas olarak bilinen cezalandırmadadır.

Trump en baştan yumrukları seçtiğinden, karşılık veremeden darbe almayı kabullenemeyeceğinden Cuomo yumruklarla cevap verdi yoksa -3 puan alırdı; ikisi de zarar görürse (-1 puan). Cuomo, ikisinin de hali hazırda sorunları olmasını ve halkın bir sağlık krizinin ortasındaki bu politik sürtüşmelerden bıkmış olduğunu göz önünde bulundurdu ve Trump’ın da mümkünse gereksiz tartışmalardan kaçınmaya istekli olabileceğini öngörerek tavrını değiştirdi. Gerçekten de Trump tam bu şekilde karşılık verdi. İki oyuncu arasındaki iş birliği böylelikle takip eden turlarda devam edebilir.

Oyun 4: Koordinasyon Oyunu (Eskiye Dönüş vs. Sokağa Çıkma Yasağı)

Ağ etkisi veya ağ dışsallığı(?) bir malın veya hizmetin yararlılığının diğerlerinin benimsemesiyle arttığı durumlardır. Sosyal medyayı düşünün. Facebook ve Twitter kendilerinin yanlış olarak düşündüğü fikirleri dile getirmeye cesaretlenen herkesi susturmaya karar verdiğinden sansürsüz bir sosyal medya platformu oluşturmayı isterim. Fakat platformuma çok az sayıda insan katılırsa bu hiçbir işe yaramaz. Bu birçok politik kararda da geçerlidir.

Bu Koronavirüs krizinde bir anahtar mesele de farklı eyaletlerce uygulanan politikaların tüm ABD için uyumlu olup olmadığıdır. Bu eyaletler için olası bir koordinasyon problemi taşıyor: Diğerlerininkiyle uyumlu stratejiler mi izlemeleriler, herkesin karına; zıt stratejiler mi izlemeliler, iki tarafın da zararına. Biz oyuncuların kendileri açısından iki uygunluk durumunu da eşit derecede iyi olarak ele alacağız: Eskiye dönüş-eskiye dönüş ekonomiyi canlandırır ve kapatma-kapatma eğrinin düzleşmesini sağlar.

Bu durum iki eşit Nash dengesi (4 puan) sunar: (a) eğer eyaletler normale dönerse, üreticiler, toptancı pazarlar ve perakende marketler gelir ve istihdam yaratarak ve eğer ölüm sayıları artarsa biraz rahatlama sunarak hepsinin ekonomik faaliyetlerini artıracağı şekilde etkileşime girer; (b) eğer eyaletler sokağa çıkma yasağını sürdürürse, ekonomi zarar görecektir fakat hasta insan sayısının sağlık hizmetlerinin kapasitesini aşmayacağı konusunda daha emin olabilirler.

Eğer eyaletler farklı (uyumsuz) stratejiler seçerlerse iki taraf da problemlerle karşılaşabilir (-2 puan): (a) çoğu ekonomik sektör seyahate dayalı olduğundan, insanların geliş gidişleri hastalığı yayacağından eyaletler arası insan akışı her yerdeki enfekte olmuş insan sayısında bir artışa sebep olabilir; (b) ekonomi birbirine bağlı olduğundan, tedarik zincirinin sadece bir kısmı normale dönerse aksilikler üretimi yavaşlatabilir hatta durdurabilir, bu da ekonomik toparlanmanın bocalamasına neden olacak kıtlıklara sebep olabilir.

Bu tür teorilerden habersiz olsalar bile, bu tarz argümanlar kriz yönetimini merkezileştirmek ve virüsle mücadele etmek ya da ekonomiyi yeniden açmak için tek tip tedbirler uygulamak isteyen liderler tarafından kullanılmıştır. Nisan ortasında Başkan Trump bazı eyaletlerin kendi zaman çizelgelerinde yeniden açılmaya dönmelerini açıklamasının ardından eyalet kararları üzerinde “tam yetki” iddia etti. Çok geçmeden ekonomiyi aşamalı olarak normale döndürmek için bir plan açıkladı ve eyaletlere geniş özerklikler verdi. Şimdi, iş birliği eyaletlerin elinde (yeni bir oyun ortaya çıkıyor).

Oyun 5: Tercihler Savaşı (Wisconsin vs. Michigan)

Oyun 4’te gördüğümüz ağ etkisini dikkate aldığımızda, eyaletlerin uyumlu stratejiler benimsemesi şaşırtıcı değildir— Michigan ve Wisconsini de kapsayan birkaç eyalet, ekonomide normale dönüş tarihi belirlemek için pakt oluşturdular. Bu, homojen bir anlaşma olduğu anlamına gelmiyor. Bazı eyaletlerin kendi tercihleri olabiliyor: Wisconsin çoktan normalleşmeye başlamışken Michigan kapalı kalmak istiyor.

Bu oyunda eğer tercih ettiği stratejiyi benimser ve Michigan’ın da karantinayı yumuşatmasını sağlarsa (3 puan), Wisconsin avantajı eline alır (7 puan). Tam tersi durumda da geçerlidir bu: Eğer Wisconsin karantinayı devam ettirmesi için ikna edilirse Michigan avantajlı olur (7 puan). -Her yönetimin kendi sakinleri için en iyi olduğunu düşündüğü şeyi yaptığı, uyumsuz politikalar her iki eyalete de zarar verdiği halde, en tercih edilmeyen sonuç (normale dönüş/karantina veya karantina/normale dönüş) olan koordinasyon eksikliğini belirtmek için -1 puan kullanacağız.

Burada iki Nash dengesi çıkıyor karşımıza. Fakat, Oyun 4’ün aksine, bu eyaletler getiriler aynı olmadığından olası dengelere kayıtsız değillerdir. Bu nedenle, hangi seçeneğin seçildiğine bakılmaksızın oyuncuların zaten tercihleri olduğundan, hiçbir eyaletin stratejisini değiştirmesi için hiçbir güdüsü olmamasına ragmen, bir eyalet diğerinden daha az tatmin olacaktır, çünkü yanlış köşede kalmaktan çekinir (koordinasyon eksikliği).

Koordinasyon problemleri, normalde sapma için açık ve örtülü cezalarla desteklenen ve böylece oyuncuların ortak deneyimler kazanmalarına olanak veren eylemlere ve etkileşimlere rehberlik eden bazı mekanizmalarla çözülür. Resmi standartlar (başkanlık kararnameleri) karantinanın devam etmesini zorunlu kılmaya devam ederken trend muhtemelen bu olacaktır—bu güvenli bölgeden çıkmak kolay değildir. Ancak eyaletler; kamu, iş dünyası veya siyasi baskı altında aşamalı olarak normalleşmeye başladığında, karantinayı sürdürme istekleri azalacaktır ve sıralı seçim durumları eyaletleri iş birliğinde bulunmaya itecektir.

Oyun 6: Sıralı Seçim Oyunları (Georgia vs. Texas)

Amanda Mull “Georgia koronavirüs pandemisinin ortasında normale dönüyor”u “ekonomiyi desteklemek için kaç kişinin hayatını kaybetmesi gerektiğini bulmak için bir deney” olarak yorumladı. Ama bu doğru mu?

Eş zamanlı seçimler sunan ve sıralı seçimlere izin veren oyunlar arasında çok büyük bir fark vardır. Oyun 5’te eyaletlerin seçimlerini aynı anda yapmaları gerekmez ve yaptıkları sıra orta vadede çok farklı sonuçlara yol açabilir. Bu fenomene lideri takip etmek diyelim.

Birkaç hafta önce Texas ve Georgia’dan siyasetçiler belki de insanların işlerine dönme zamanının geldiğini söylemeye başladılar. Ancak, bu, belki diğer birkaç eyaletin de iş birliğiyle mümkün olsa da sadece kendinizinkini açmak sorunludur çünkü bu sizi tuhaf gösterir. Aynı zamanda, hiçbir eyalet diğer eyaletin gerçekten ekonomik faaliyetlere devam edeceğinden emin olamaz. Tek normalleşen olma korkusu ve böylece sorumsuz bir aykırı olarak etiketlenmek, eyaletleri dikkatli olmaya ve biraz daha beklemeye yöneltti. Daha sonra, Beyaz Saray tarafından normalleşme kılavuzlarında belirlenen kriterleri karşılamamasına ragmen Georgia birinci aşamaya geçti. Sonra Texas’ın da dahil olduğu birkaç eyalet daha karantinaları kaldırmaya başladı. Neden? Aşağıdaki sonuç matrisine bakın.

Eş zamanlı seçim oyununda, riskten kaçınma ve belirsizlik tüm oyuncuları atalete sürükleyebilir—medya öfkesinin münhasır hedefi olmak (-5 puan) yerine iki eyalet de kapalı kalır (nötr=0 puan). Eğer Georgia normale döner ve Texas karantinada kalırsa Texas, Georgia’nın normalleşmesine gelen tepkileri izleyerek ve siyasi havayı değerlendirerek avantaj kazanabilir (2 puan). Eğer durum tersine çevrilirse, puanlar da çevrilir.

Bununla birlikte, sıralı seçimler oyununda önemli bir ayrıntı daha vardır: Sonraki oyuncular lideri takip edebilir (9 puan her birine). Bir sonucun herkes için en iyi sonuç olduğuna inanılırsa ve oyuncuları bu sonucu elde etmekten alıkoyan tek şey eşlik edilmeden ona doğru adım atmak konusunda isteksizlikse ilk oyuncu (lider) tercih edilen sonuca doğru bir atılım yaptığında sonraki oyuncular aynı atılımı yapabilir. Bu, Georgia’nın neden yeni bir trend başlattığını açıklayabilir.

Pareto Verimliliği’ne Yükselmek

Oyun Teorisi, ahlaki yargılamalara hücum etmeden önce mantıksız ve hatta savunulamaz kararları anlamamıza yardımcı olur. Savunulmaz olanı savunmamalıyız fakat görünen mantıksızlıktaki mantığı ortaya çıkarabilir ve bu bilgiyle, zorlu siyasi oyunlarda daha yüksek dengelere yükselebiliriz.

Jean Vilbert- “Game Theory and the Politics of Coronavirus”, (Erişim Tarihi:10.08.2020), Erişim Kaynağı: https://areomagazine.com/2020/05/19/game-theory-and-the-politics-of-coronavirus/

Çevirmen: Mahmut Kıran

Çeviri Editörü: Can Kalender

Bir cevap yazın

Your email address will not be published.

Önceki Gönderi

Üçlübirlik İnancı Tutarsız mı? – Yeşua Özçelik

Sonraki Gönderi

Hayvanların Ahlaki Statüsü – Jason Wyckoff

En Güncel Haberler Analitik Felsefe:Tümü