Richard Lynn ve Tatu Vanhahen’in 2012 makalesi, ortalama ulusal IQ’ların çeşitli metriklerle -eğitim, siyasi, demografik, sosyolojik vb.- arasındaki korelasyonlara dair kapsamlı bir değerlendirme çalışması, büyük korelasyonları özetleyeceğim bu yazıda da. Başlamadan önce birkaç şey eklemek istiyorum.
Bu makalede kullanılan ulusal IQ veritabanı en güncel hali değil; en güncele View on IQ üzerinden rahatça ulaşılabilir. Yine de aradan geçen sekiz senede çok fazla bir değişiklik yok zaten. Lynn veritabanı Sahraaltı Afrika ortalaması (~70) nedeniyle çok fazla eleştiriye maruz kalıyor. Örneğin Wicherts et al. (2010) meta-analiz çalışmasında Sahraaltı için ortalamanın 82 olduğu öne sürülüyor, Lynn ve Meisenberg (2010) ise meta-analiz için seçilen çalışma kriterlerinin temsiliyet kabiliyetinden şüphe edip daha temsili çalışmalar seçildiğinde 68’e düştüğünü söylüyor. Rindermann (2013), tekrar bir değerlendirme yapıp bilhassa IQ ile korelasyonlu olduğu bilinen (İnsani Gelişmişlik İndeksi gibi) ölçütler üzerinden hesaplama yaptığında en iyi tahminin 75 olduğunu söylüyor. Sahraaltı Afrika’daki verilerin genel olarak güvenilirlik bakımından cesaret verici olmadığını bilmek gerek, bu sadece zeka testleri için değil o bölgeden gelen tüm veriler için böyle. Yine de hesaplamalar arasındaki görece stabilite ve IQ ile korelasyonlu diğer göstergelerin de benzer durumda olması gerçek sonuçlar ile ölçülen sonuçlar arasındaki farkın çok da fazla olmadığına işaret ediyor gibi. Bu şerhleri düştükten sonra korelasyonlara geçelim. Sadece 0.4 ve üzeri korelasyonları alacağım.
Bilişsel göstergelerde akademik yayın ile IQ arasındaki korelasyon .87, olabilecek en yüksek korelasyonlardan. Patent endeksi .51, entelektüel bağımsızlık .63, STEM (Bilim, Teknoloji, Mühendislik, Matematik) başarısı .74, patent .40
Ekonomik göstergelerde Kişi Başına Düşen Milli Gelir ve GSYİH hesaplamaları tam olarak hangi göstergeyi baz aldığınıza göre .60 ile .80 arası.
Ekonomik büyüme değişkenlerinde de baz alınan zamana ve ülke sayısına göre korelasyon *çok fazla* değişkenlik gösteriyor.
Ekonomik özgürlük ile zeka arasında da yüksek korelasyon (>.5) mevcut. Ekonomik eşitsizlik ile ulusal IQ arasında da ters ve büyük korelasyon (-.53–56)
Diğer ekonomik değişkenlerde, büyük negatif korelasyon olan değişkenler tarımda çalışan oranı, yoksulluk, işsizlik (-.71, -.63, -.76). Pozitif korelasyonlar yatırım .61, birikim .48, kendi işinin sahibi olma/bağımsız çalışma .49 şeklinde.
Eğitim ile ulusal IQ arasındaki korelasyon da yüksek. Okuryazarlık .71, orta öğretim .72, yüksek öğretim .74, okul kalitesi .74, eğitim süresi .77 gibi epey önemli sonuçlar ortaya çıkıyor.
Ulusal IQ ile suç arasında da korelasyon var fakat görece düşük: Cinayet, tecavüz ve saldırı için sırasıyla -.25, -.29, -.21. Yüzde 25 korelasyonun yine de anlamsız olmadığına dikkat etmek gerek.
Yolsuzluk ile ulusal IQ arasındaki ilişki epey büyük. En geniş örneklem grubunda (132), 1980–2003 için bu -.60 olarak görünüyor. -.50’den düşük olan tek gösterge 1996’da yolsuzluk için bulunan -.27, bu 1990–2000 için -.67 ile ve geri kalanı ile çelişiyor gibi görünüyor. Refere edilen makaleyi (Meisenberg 2013) okuduğumda bu çelişkiyi açıklayacak bir veriye rastlayamadım fakat seçilen veritabanlarının o döneme dair eksikliği makul bir açıklama gibi duruyor.
Devletle ilgili göstergeler de IQ ile önemli korelasyonlar gösteriyor. Devlet büyüklüğü ve başarısız devlet endeksi negatif korelasyonlu (-.47 & -.58), demokrasi, özgürlük, siyasi özgürlük, hukukun üstünlüğü, siyasi haklar, bürokrasi verimliliği ise .60 ve .70 arası korelasyona sahip. Açıkçası mülkiyet haklarının neden .17 gösterildiğini anlayamadım, çünkü mülkiyet haklarının bahsedilenlerin hepsiyle yakından ilgisi var, orijinal makaleye başvurduğumda kafa karışıklığım daha arttı. Makalede Ram şunu diyor, “WRM modeli IQ, eğitim ve sağlık ile birlikte kurum kalitesini da kapsayacak biçimde uzatıldığında, IQ etkisi en güçlü hale geliyor.” Burada kurum kalitesini ölçmek için kullanılan proxy “mülkiyet hakları ve devlet bürokrasinin verimliliği”. Böyle baktığımız zaman ulusal IQ ile mülkiyet hakları arasındaki ilişkinin .17 olması (en azından başvurulan çalışmaya göre) pek mümkün görünmüyor. Richard Lynn’e email atmayı denerim.
Sağlık ile ulusal IQ arasında da büyük korelasyonlar var. HIV ve AIDS’li nüfus oranı -.48 civarı, bebek ölümü -.84, ortalama yaşam süresi .75, yetersiz beslenme -.49 şeklinde.
İntihar ile ulusal IQ arasındaki korelasyon beni şaşırtan az sonuçtan biri. .40 ve .50 arası gibi görünüyor. Pek düşük değil.
Doğurganlık ve doğum oranı ile ulusal IQ arasında yüksek ve negatif korelasyon var. -.70 ile -.85 arasında bu korelasyon.
İlgili diğer tablo. Çok eşlilik (sadece erkekler için, birden fazla kadın alma) ile arada -.55 civarı, nüfus artışıyla -.52, erkek kadın oranı ile .57 şeklinde bir korelasyon var.
Ulusal IQ ile dindarlık arasındaki ilişki de ters. Dindarlık ile ulusal IQ -.60 korelasyonlu, dine atfedilen önemle -.75.
Ulusal IQ ile çeşitli sosyolojik faktörler arasındaki korelasyonlar. Evde kitap bulundurma ile .59, aşırılık ile -.78, İnsani Gelişmişlik İndeksi’yle .78, modernizmle .74, yaşam hızıyla .59 korelasyon var.
Coğrafya ile ilişkiler de ilginç. Kış soğukluğu -.61, senelik ortalama sıcaklık -.66, enlem .68, deri rengi .90.
Bunların hemen hiçbiri şaşırtıcı değil tabi; fakat toplu olarak görmek faydalı.
İleri Okuma
- Cognitive Capitalism: Human Capital and the Wellbeing of Nations — Heiner Rindermann
- Hive Mind: How Your Nation’s IQ Matters So Much More Than Your Own — Garrett Jones