Bu yazıdaki amacım, Plantinga’nın Natüralizme Karşı Evrimsel Argümanı’na (NKEA) benzer bir epistemik argüman ileri sürmektir. Bu argümandaki ana fikir, evrim gerçekliğinin teizme olan inancı baltaladığı, başka bir deyişle, Tanrı’nın var olduğuna inanmayı mantıksız kıldığıdır. Bu argümana “Teizme Karşı Evrimsel Argüman” (TKEA) adını veriyorum. Amacım, bu argümanın sağlam olduğunu iddia etmek değil, bundan ziyade, Plantinga’nın argümanında bir şeylerin yanlış olduğuna dikkat çekmek için tasarlanan bir argüman bu.
Temel fikir çok basittir ve aşağıdaki gibi formüle edilebilir:
- Evrimsel adaptasyonun bir sonucu olarak teizme inanan birçok insan, hiperaktif farkındalığı olan faillerdir. (HFOF) (1)
- Muhtemelen, eğer birçok insan, failliği tespit etmede hiperaktif biyolojik evrimsel adaptasyonların (HFOF) sonucu olan teizme inanırsa, o zaman teizme olan inançları için bir çürüten/olumsuzlayıcı (defeater) (2) vardır.
- Bu nedenle, birçok insanın teizme olan inancı için bir çürüten/olumsuzlayıcı (defeater) vardır.
İkinci önerme (2), doğaüstü varlıklara olan inancımızın büyük ölçüde güvenilmez olduğuna dikkat çekmek için savunulur. Yani, bu türden doğaüstü varlıklara olan inançlarımızın çoğu yanlıştır. Bu inançların çoğu yanlış olduğu için sensus supernaturaltatisis (doğaüstü duyusu), güvenilir bir bilişsel yeti ve doğru olana ulaşmak için makul bir yol değildir. Buna ek olarak, HFOF yanlış olsa bile Tanrı’nın var olduğuna inanmamızın hala olası olduğunu ima eder.
Plantinga gibi biri, bu argümanın Tanrı var olsa bile teizmin güvenilir olmadığını (unwarrented) varsaydığına hemen itiraz edecektir, ama bu doğru değil. Tam aksine bu argüman, kişinin Tanrı’nın var olduğunu bildiğini veya Tanrı’ya olan inancının güvencelenmiş (warrented) (3) olduğunu söylediğinde bile, yine de Tanrı’nın var olduğuna inanmaya devam etmesinin mantıksız olacağını söyler. (Çünkü) Tanrı’nın var olduğuna yönelik inançları için (ve bilgileri), bir çürüten (defeater) vardır. Bu, sırf birisinin bir noktada bir şeye mantıklı veya gerekçelendirilmiş bir şekilde inandığı ve bir şeyi bildiği söylenebiliyor diye, söz konusu kişinin var olan pozisyonu için epistemik bir çürüten olmadığı anlamına gelmez. Bunun yanı sıra, batı dünyasındaki pek çok insan, tam da benim argümanım gibi bir çürütenin var olduğunun farkında olsalar bile, inançlarının tam olarak onlara göründüğü gibi doğru olduğunu düşünerek mantıksız davranıyorlar.
Peki sonuç ne? Tanrı’nın gerçekten de var olduğu ve bazılarının bu Tanrı’nın var olduğunu bildiği söylense bile, benim argümanımdaki gibi bir çürüteni olan birinin pozisyonu, mantıksız hale gelmiştir.
Bir kez daha söylüyorum, bu argümanı öne sürmemin temel amacı, onun sağlam olduğunu göstermek değildir. Bunun yerine asıl amaç, Alvin Plantinga’nın natüralizme Karşı Evrimsel Argümanı’nda (NKEA) bulunan akıl yürütmede bir şeylerin yanlış olduğunu göstermektir.
Plantinga, benim söylediklerimde bir şeylerin yanlış olduğunu düşünürse, NKEA’ının neden özel olduğunu açıklamalıdır.
Çevirmen notu:
* Hiperaktif Fail Tespit Mekanizması (Hyperactive Agency Detection Device), insanların görünmez doğa üstü varlıklara inanmasının, evrimsel bir sürecin sonucu olduğunu iddia eden bir yaklaşımdır. Eğer evimin deposunda bir gölge görürsem bu gölgenin bir sahibi, bir faili olduğunu ve evime bir hırsız girdiğini düşünürüm; ancak tam tersi bir şekilde düşünmeyiz. Yani evime bir hırsız girdiğinde, bu hırsızın gölgesi nerededir diye aramaya başlamayız. Ancak bu gölge-hırsız örneğinde, evimize bir hırsız girmediği ve aslında pencereden içeri bir ağaç dalı veya kuş gölgesinin yansımasının söz konusu olduğunu düşünün. Bu durumda biz, bu gölgenin bir ağaç dalı gibi doğal bir fenomene ait olmasına rağmen fail arayarak bilinçli bir varlığın olduğunu düşünerek bir yanlış bir inanç üretmişizdir. Bu yaklaşım, doğada var olan birçok değişim, dönüşüm veya olgunun bir faili olmalıdır şeklinde düşünen insanların, evrimsel süreçte, bu sözde failleri Tanrı veya ilahlar olarak sistemleştirdiğini iddia eder.
**defeater kavramı çürüten, olumsuzlayacı olarak çevirdiğimiz, epistemolojide sahip olduğumuz inançların aksinin mümkün olacağını gösteren durumlara işaret etmek için kullanılan bir kavramdır. Eğer babamın babam olduğuna yönelik inancım, bir DNA testi sonucu kanıtlanamadıysa, bu inancım için bir çürütenin var olduğunu söyleriz.
*** warrented kavramı Plantinga’nın reformcu epistemolojisinde oldukça temel bir konuma sahiptir. Güvencelenmiş veya güvence altına alınmış, uygun işlevi olan olarak da çevrilebilecek bu kavram; sahip olduğumuz tüm inançlarımız içerisinde, daha uygun olarak güvencelenmiş ve işlevine daha uygun bir durumda olanlarına işaret etmek için kullanılmaktadır. Plantinga Tanrı’ya olan inancın da güvencelenmiş bir inanç olabileceğini iddia ederek, delilcilere meydan okumaktadır. Hem bu yazının tümünü hem de bu türden epistemik kavramları daha iyi anlamak için şu, şu, şu, şu ve şu içeriklerimize bakınız..
Jonathan David Garner– “Evolutionary Argument Against Theism”, (Erişim Tarihi:29.11.2020)
Çevirmen: Taner Beyter