Komplo Teorileri Nedir? Tuhaf Bir Fenomeni Açıklamak – Quassim Cassam

/
913 Okunma
Okunma süresi: 10 Dakika

Komplo teorisyenleri basında gerçekten kötü bir yer sahibi. Kolay aldanan/kandırılan, sorumsuz, paranoyak, aptal. Bunlar, genellikle duruma uygunsa kendi komplo teorilerini tanıtmaktan çekinmeyen kuruluş figürleri tarafından onlara yaftalanan özelliklerden kibar olanlarıdır. Kendi bakanlar kurulu üyeleri olayın arkasında Irak’ın olduğu ile ilgili çirkin komplo teorisini desteklerken Başkan George W. Bush 11 Eylül Saldırıları ile ilgili acımasız komplo teorilerini kınıyordu.

Taciz yeterince kötü değilmiş gibi, komplo teorisyenleri şimdi de şüpheli bir biçimde psikologlar tarafından incelenme onuruna sahip oldular. Komplo teorileri psikolojisi diye bir şey mevcut, ve haberler komplo teorisyenleri için pek iyi değil. Son günlerde yapılan bir araştırma onların teorilerini ‘toplumsal ve bireysel sağlığı yıpratıcı’ olarak tanımlıyor. Araştırma, komplo teorisyenlerin daha çok erkek, bekar, normale göre daha az eğitimli, daha düşük hane gelirine sahip ve kendilerini daha düşük bir sosyal statüde gördüklerini ortaya çıkardı. Daha düşük seviyede fiziksel ve psikolojik sağlığa sahip ve psikolojik bir rahatsızlığa sahip olma kriterlerini sağlama olasılıkları diğer insanlara göre daha yüksek.

Dünyayı uzaylı bir ırk mı yönetiyor?

Eğer komplo teorisyenleri için (veya sizin de onlardan biri olmanız hâlinde kendiniz için) kötü hissetmeye başlıyorsanız, belki de onların tam anlamıyla çekingen menekşeler olmadığını hatırlamak kayda değerdir. Onlar karşıtlarını küçümserken kendi teorilerini gürültücü bir biçimde savunurlar. Komplo teorisyenlerinin gazabına uğramış olan herhangi bir kişi, bunun zarar verici bir deneyim olduğunu bilir.

Fakat yine de, derinlemesine düşündüğünüz zaman, tüm bu yaygaranın ne hakkında olduğunu merak edebilirsiniz. Sonuçta, komplo teorisyeni birtakım komploların varlığına inanan kişi ise bu bağlamda kesinlikle hepimiz birer komplo teorisyeniyiz. Tarih iyi belgelenmiş komplolar ile doludur ve bir kişinin bunu fark etmemesi için inanılmaz bir biçimde cahil olması gerekir. Elbette, burada tartışmamız gereken konu komplo teorilerinde içsel olarak yanlış bir şey olup olmadığı değil, spesifik komplo teorilerinde yanlış bir şeyin olup olmamasıdır.

Bir komplo, birlikte çalışan küçük bir grup insanın yasadışı veya zararlı bir şey yapmasını gerektirir. Bu, tarihin her zaman komplolarla dolu olduğu bağlamdaki komplonun tanımıdır. Bir komplo teorisinin, komplo hakkında bir teori olarak tanımlandığını varsayalım. Örneğin, tarih kitapları bize Guy Fawkes ve iş arkadaşlarının 1605 yılında İngiliz Parlemento binasını havaya uçurmayı planladığını söyler. Plan bir komploydu, bu sebeple planın tarihi açıklamaları komplo teorileridir.

“Komplo Teorileri ilk ve en önde gelen siyasi propaganda biçimleridir”

Komplo teorilerine dair örnekler bulmak için 1605’lere kadar geriye gitmenize gerek yoktur. Elbette 11 Eylül saldırılarına dair  komplo teorileri mevcut ve bunlardan kastım yalnızca Bush yönetiminin arkasında olduğunu öne süren teoriler değil. Az önce verdiğim tanıma göre, 11 Eylül’e dair resmi açıklama da ayrıca bir komplo teorisi. Bu açıklamaya göre 11 Eylül Saldırıları son derece kötü bir şey yapma amacında olup gizlice işbirliği yapan 19 El Kaide üyesi tarafından yürütüldü. Bu herhangi birine göre bir komplo tanımıdır.

Yani öyle görünüyor ki 11 Eylül’ün resmi açıklamasına inanıyorsanız siz de bir komplo teorisyenisiniz. Eğer resmi açıklamaya inanmıyorsanız, yine de bir komplo teorisyenisiniz. Her iki durumda da siz ve hemen hemen herkes birer komplo teorisyenidir. Bu durumda, nasıl birinin komplo teorisyeni olması veya olmaması ile ilgili bir tartışma, yani, komploların olacağına dair inanç olabilir?

Ama olay şu: insanlar komplo teorileri ile ilgili tartıştığı zaman, tartıştıkları şey insanların yasadışı şeyler yapmak için gizlice bir araya gelip gelmemesi ile ilgili değildir. Bunun komplo teorilerinin ne olduğuyla ilgili tartışma ile ilgisi yoktur. İnsanların gerçekten üzerine tartıştığı tartışmalı komplo teorileri sıradan komplo anlatımlarından farklıdır. Alışılagelmiş ‘komplo teorisi’ algısına göre, resmi 11 Eylül açıklaması bir komplo teorisi değildir. 11 Eylül’ün içten gerçekleşen bir iş olması öyledir. Barut Komplosu’nda, 1605 yılında Guy Fawkes ve diğerlerinin İngiliz Parlementosu’nu havaya uçurmak için komplo kurduğu bir komplo teorisi değildir. Soykırımın Yahudi çıkarlarına hizmet etmek amacıyla uydurulmuş bir efsane olduğu teorisi öyledir.

11 Eylül saldırılarını kim gerçekleştirdi?

Öyleyse fark nedir? Anlaşılacağı üzere, ‘komplo teorisi’ olarak etiketlerken seçici olmanın sağlam bir gerekçesi vardır. Psikolog ve komplo teorisi uzmanı Rob Brotherton’un da belirttiği gibi, ‘insanlar bir şeyi komplo teorisi olarak adlandırdığı zaman, genelde sadece eski bir komplodan bahsediyor olmazlar’. Alışılagelmiş algıda komplo teorileri sıradışıdır. Onları Barut Komplosu’ndaki açıklama gibi olan komplolardan farklı kılan birçok özel özellikleri vardır.

Kafa karışıklığını önlemek için bu sıradışı teorilere büyük K ve büyük T ile ‘Komplo Teorileri’ diyeceğim. Bir Komplo Teorisi yalnızca komployla ilgili bir teori değildir. Bundan çok daha fazlasıdır. Bir Komplo Teorisyeni, tekrar belirtiyorum, büyük bir K ve T ile, Komplo Teorilerine ilgisi olan, yani onlardan alışılmadık biçimde etkilenip büyülenen ve onlara inanma konusunda çoğu kişiye kıyasla daha istekli olan kişidir. Hepimiz birer komplo teorisyeniyiz- hepimiz insanların bazen kötü şeyler yapmak için gizlice bir araya geldiğine inanırız- ama hepimiz Komplo Teorisyeni değiliz.

Barut Komplosu hakkında iyi belgelenmiş tarihi teorilerin aksine, Komplo Teorileri yüksek derecede spekülatiftir. Sağlam kanıttansa tahsilli (veya çok da tahsilli olmayan) tahmini varsayımlara dayanırlar. Sonuçta, eğer bir komplo başarılı olduysa, arkasında bir komplo olduğuna dair net kanıtlar bırakmayacaktır. Bu, bir komployu açığa çıkarmanın tek yolunun oyunu ele veren ipucu veya anomalilere odaklanmak olduğu fikrine çıkar.

Komplo Teorileri ayrıca aykırıdır: 11 Eylül gibi olaylar hakkındaki gerçeklerin aslında olayların nasıl göründüğünün tam tersi olduğunu iddia ederler. Komplo Teorisyenleri, El Kaide’nin 11 Eylül Saldırısı’nı gerçekleştirdiğini, ancak gerçeğin daha farklı olduğunu ısrar ediyorlar gibi görünüyor. Bu birçok Komplo Teorisyenine gizlilik hissi veren şeydir. Komplo Teorileri açık olmayan açıklamaları açık olanlara tercih ederler. Komplo Teorisyeninin hayal gücü, bariz ve apaçık olanın dışına çıkıp barizlikten çok uzak olana bir kez yöneldiğinde çılgınlaşabilir ve genelde çılgınlaşır. Komplo Teorisyeninin anlayışında aşırı tuhaf olmayan bir açıklama yoktur. Şeyler göründükleri gibi değilse gerçek doğrunun ne kadar tuhaf olduğunu kim söyleyebilir?

Komplo Teorilerinin ne kadar amatörce oldukları da ayrıca şaşırtıcıdır. Tipik olarak, ilgili teknik uzmanlığı az olan veya hiç olmayan insanlarca kurulurlar. Göze çarpan bir 9/11 Komplo Teorisyeni olan David Ray Griffin, bir Teoloji okulunda Din Felsefesi profesörüydü. 2007’de 9/11 üzerine yazılan bir kitaba katkıda bulunanların arasında emekli olmuş bir Ekonomi profesörü, bir İngilizce profesörü ve bir CEO bulunuyordu.

Cass Sunstein’in terminolojisinde, Komplo Teorileri de kendinden yalıtılmıştır. Karşıt kanıtları yalan haber veya komplonun bir parçası olarak reddedilir. Eğer kendilerini destekleyen herhangi sağlam bir delil yoksa bu, komplocuların izlerinin üzerini ne kadar etkili bir biçimde örttüğü olarak görülür. Bu şekilde, Komplo Teorileri çürütülmeye bağışıklı hâle gelir. Bu, hakiki teorilerin, en azından prensipte, her zaman yanlışlanabilir olmasından dolayı bilimsel bir bakış açısı için ciddi bir problemdir.

Dünyayı yöneten gizli bir Masonik örgüt olabilir mi?

Benim sorunum komplo teorileri ile değil, Komplo Teorileri ile. Bir problem: varsayımsal, aykırı, gizli, amatörce ve kendinden yalıtılmış teoriler doğru olmaktan uzaktır. Bu durumda insanlar neden Komplo Teorileri ile uğraşmaya devam eder? Çünkü Komplo Teorileri ilk ve en önde gelen siyasi propaganda biçimleridir. Onlar gerçek işlevi siyasi gündem oluşturmak olan siyasal hilelerdir. En önemlisi de, bu onların diğerleri gibi ‘sadece teori’ olmadıkları anlamına gelir.

Hangi siyasal gündem? Siyasi gündemini çözmek için dahi olmanıza gerek olmayan birçok Komplo Teorisi vardır. Örneğin, Soykırım yalanlayan Komplo Teorilerinin amacı sağcı antisemitizm davasını ilerletmektir. Bu teoriler Nazileri aklamak ve ‘Yahudiler’i olabildiğince negatif biçimde tanımlamakla ilgilidir.

İşte yakın geçmişten başka bir örnek. 2012’de Adam Lanza Newton Connecticut’taki Sandy Hook İlkokulunda 20 öğrenci ve 6 görevliyi öldürdü. Komplo Teorisyenlerinin, tüm bu olayın hükümetin ayrıntılı bir aldatmacası, kimsenin ölmediği sahte bir basın yayın operasyonu olduğunu iddia etmeye başlaması çok zaman almadı. Hükümet neden böyle bir şey yapmak istesin? Silah kontrolü meselesini ilerletmek için.

Bu mantıklı geliyorsa o hâlde şimdi söyleyeceğim daha az mantıklı değil: Lanza Sandy Hook’ta gerçekten 26 kişiyi vurdu ve bu silah lobisi için potansiyel bir problemdi. Bir toplu silah saldırısının ardından daha sıkı silah kontrolü çağrılarını önceden harekete geçirmenin, asla olmadığını iddia etmekten daha iyi bir yolu var mı? Orijinal komplo teorisini tersine çevirin, şimdi her şey akla yatacak: Sandy Hook komplo teorisi dikkati şu gerçek sorundan uzağa çekmek için oluşturulmuş bariz bir siyasi propagandadır: Birleşik Devletler’deki etkili silah kontrolü yoksunluğu.

Bu kulağa Komplo Teorileri hakkında bir komplo teorisi gibi geliyor: Komplo Teorileri sağ kanattaki siyasi sorunları ilerletmek için oluşturulan komplonun bir parçasıdır. Ancak benim teorim bir komplo teorisi ise Komplo Teorilerisyenlerinin bununla bir sorununun olmaması gerekir. Tam anlamıyla her şey hakkında komplo teorileri var, öyleyse neden komplo teorileri ve onları ilan eden insanlar hakkında komplo teorileri olmasın?

Bir teori, onu oluşturanlar doğru olduğuna inansa bile bir çeşit propaganda olabilir. Tüm olayın hükümet tarafından oluşturulan yanlış bir basın yayın operasyonu olduğuna gerçekten inanan varsayımsal bir Sandy Hook Komplo Teorisyeni hayal edin. Kendi propagandasına gerçekten inanıyor ama bu inandığı şeyin propaganda olmadığı anlamına gelmez. Felsefeci Jason Stanley’in de belirttiği gibi, propaganda dürüst olabilir. Hitler’in Yahudiler ile ilgili iddiaları içtendi, fakat yine de propagandaydı.

Hangi algıya göre içtenlikle inanılan Komplo Teorileri propagandadır? Komplo Teorilerinin, gerçek işlevi siyasi bir gündem üretmek olan siyasal hileler olduğu fikrini yeniden düşünün. Bu, ‘işlev’in, bir benzetmenin daha da netleştirmeye yardımcı olabileceği teknik bir kullanımıdır. Kalp gibi bir organı ele alalım. Biri kalbin ne olduğunu bilmek istiyorsa açıklamanın iyi bir yolu kalbin kan pompalamadan sorumlu olan organ olduğunu söylemektir. Bu onun işlevi ya da amacıdır. Bir şeyin ne olduğunu ne yaptığını, ne için var olduğunu açıklayarak anlatırsınız.

Aynı şey Komplo Teorileri için de geçerlidir. Ne olduklarını anlamak ne için var olduklarını, temel işlevlerini anlamaktır. Temel işlevleri siyasal veya politik, silah kontrolüne karşıtlık, antisemitizm, federal hükümete düşmanlık veya herhangi bir objektif öne sürmektir. Komplo Teorileri siyasi objektifleri özel bir biçimde geliştirir: nesnel biçimde konuşulduğunda, doğru olması olası olmayan fakat halkın fikirlerini tercih edilen biçimde etkilemesi olası olan, büyük olaylara çekici açıklamalar öne sürerler.

İnsanlar propaganda hakkında düşündükleri zaman akıllarında genellikle yanlışlıkların (‘yalan haber’), yarı-doğruların veya yanıltıcı görüntü ve hikayelerin yayılmasıyla halkın fikirlerinin bilinçli ve kasıtlı manipülasyonu olur. Bu anlayışa uygun propagandalar olan Komplo Teorileri vardır, ancak tüm propagandalar böyle değildir. Propaganda olarak sayılan şey yalnızca onu yayan insanların niyetleri doğrultusunda belirlenmez. Hikaye ve teorilerinin asıl siyasi motivasyon ve imalarıyla birlikte yaydıklarını şeyin yalan haber olması, propagandayı propaganda yapar.

Açıkça, az miktarda siyasi içeriğe sahip Komplo Teorileri vardır ancak en geniş biçimde tartışılan Komplo Teorileri siyasidir. Çoğu Komplo Teorisinin siyaseti sağ kanat olsa da, sol kanat Komplo Teorileri de vardır. Hitler bir Komplo Teorisyeniydi ancak Stalin de öyleydi. Jovan Boyford ‘tarihinin önemli bir kısmı için, komplo geleneği Yahudi bir senaryonun dünyayı ele geçirme fikrine egemen olduğu’ nu belirtir. Komplo Teorileri antisemitik olmak zorunda değildir ancak ne kadar sıklıkla böyle oldukları dikkat çekicidir. Komplo Teorileri Nazi ideolojisinin tamamlayıcı bir parçasıydı ve tarihçi Norman Cohn’un da iddia ettiği gibi, Soykırım için yolu açtılar.

Kendinizi Komplo Teorileri ile ilişkilendirmek, aynı zamanda kendinizi destekledikleri kötü ideolojilerile ilişkilendirmek anlamına gelir. Eğer bu ideolojiler zararlıysa, şüphesiz ki öyleler, onları destekleyen Komplo Teorileri de öyledir. Bu teorilerin tarih, anlam ve imalar ile birlikte, kendilerine ait dünyaları vardır. Bu imalardan kaçınabileceklerini düşünen Komplo Teorisyenleri kendilerini aldatırlar. Komplo Teorilerinin aslında uç sebeplerle hiçbir ilişkisi olmadığını savunan Komplo Teorisyeni Amerika’da konfederasyon bayrağının aslında kölelikle hiçbir ilişkisi olmadığını savunan kişiyle aynı pozisyondadır. İki durumda da cevap aynıdır: bir şeylerin ne anlama geldiğine siz karar veremezsiniz.


Kaynak: What Are Conspiracy Theories? Extract from Conspiracy Theories by Quassim Cassam, Polity Press, 2019

Çevirmen: Eylül Adıgüzel

Bir cevap yazın

Your email address will not be published.

Önceki Gönderi

Ahlak Felsefesi Henüz Ölmedi – Patrick Stokes

Sonraki Gönderi

Toplumsal Sözleşme Teorileri – David Antonini

En Güncel Haberler Analitik Felsefe:Tümü