Dış Dünyanın Varlığı Hakkında Şüphecilik – Andrew Chapman

/
1351 Okunma
Okunma süresi: 7 Dakika

1. Dış Dünyanın Varlığı Hakkında Şüpheciliğe Giriş ve Şüpheciliği Teşvik Eden Nedenler

Etrafınıza bakın -kafanızı bir o yana bir bu yana çevirip etrafınızda neler olduğunu şöyle bir gözden geçirin. İşimizi kolaylaştırmak için bir değişken kullanalım ve şöyle diyelim:

  • Şeyler size P gibi görünüyor.

P değişkeni etrafınıza baktığınızda şeylerin size görünme şeklinin bir tasvirini temsil ediyor. Şeylerin size P gibi göründüğü kesinlikle açık. Şeylerin size görünüş biçimlerine dair, özel bir erişiminiz olduğunu söyleyebilirsiniz. Şimdi, bunu ele aldığımızda aşağıdaki senaryolardan hangisi şeylerin size P gibi görünüyor olması gerçeğince daha iyi bir şekilde destekleniyor ya da şeylerin size P gibi görünmesini açıklıyor?:

       1. Şeyler gerçekten de P gibidir.

       2. Tam şu an çok güçlü kötücül bir şeytan tarafından kandırılıyorsunuz. Bu şeytanın sizin duyusal izlenimlerinizi şeylerin gerçekte olduğundan farklı şekilde gösterecek manipülatif yetenekleri var. Buna bağlı olarak, şeyler aslında P gibi değiller.

Örneğin, size içinde masa ve koltuk olan bir odada ve bilgisayar ekranından bir şeyler okuyormuşsunuz gibi göründüğünü varsayalım. Eğer (1) doğruysa o zaman gerçekten de masa ve koltuk olan bir odadasınız ve bilgisayar ekranından bir şeyler okuyorsunuz. Eğer (2) doğruysa masa ve koltuğun olduğu bir odada değilsiniz ve aslında bilgisayar ekranından bir şeyler okumuyorsunuz. Eğer (2) doğruysa, şeyler size görünüyor olduklarından çok daha farklılardır.[1]

Filozoflar (2)’yi şüpheci senaryo olarak adlandırır. Şüpheci senaryolarda, şeylerin size öyleymiş gibi göründüğü ama aslında gerçekte olduklarından farklı oldukları için kanıtlar tarafından aşırı derecede yanlış yönlendirilir, kandırılır ya da aldatılırsınız. Muhtemelen felsefe tarihindeki en popüler şüpheci senaryoların savunusu İlk Felsefe Üzerine Meditasyonlar (1641) kitabında Rene Descartes (1596-1650) tarafından yapılmıştır. Meditasyonlar’da Descartes belki bir rüya içinde olduğunu ya da belki de yukarıdaki senaryo (2)’deki gibi kötücül bir şeytan tarafından kandırıldığını düşünür. Hollywood bu gibi şüpheci senaryolar içeren Total Recall, The Matrix ve Inception gibi filmler yapmıştır.

Öyleyse orijinal sorumuza geri dönelim: Şeylerin size P gibi görünüyor olması (1) tarafından mı (2) tarafından mı daha iyi açıklanır ya da desteklenir? Eğer kendinize karşı dürüst olursanız varacağınız sonuç şeylerin nasıl göründüğünün (1)’i de (2)’yi de eşit derecede desteklediği olacaktır. İçsel, kişisel bakış açınızdan (1) ya da (2) şeylerin size nasıl göründüğüne bağlı olarak doğru olabilir. Ve eğer bu yeterince kötü değilse asıl bombaya gelelim: Eğer hem (1) hem (2) elinizdeki kanıtlar tarafından eşit derecede destekleniyorsa kendinizin ötesindeki dış dünya hakkında herhangi bir şeyi bilmeniz nasıl mümkün olabilir? İşte bu muhtemelen modern epistemolojinin merkezi problemi olan dış dünya şüpheciliği problemidir.

Bazı insanlara bu gibi şüpheci argümanlarla karşılaştıklarında umursamamak (ya da gülmek) cazip gelir. Umuyorum ki siz bu argümanların gücünü görmektesiniz. Şüpheci argümanın gücü dış dünya hakkında yanılgı içinde olmamızın uzak bir olasılık olarak var olması değildir. Asıl gücü şeylerin olduklarına inandığımızdan ciddi şekilde farklı olmadığını düşünmek için elimizde hiçbir sebebin olmamasıdır. Eğer şeylerin belli bir şekilde olduklarına inanmak için hiçbir iyi nedeniniz yoksa masa ve sandalyenin olduğu bir odada bilgisayara bakıp Dünya’da 21. Yüzyıl’ı yaşıyor olduğuna inanmak sizi dogmatik biri yapmıyor mu?

2. Dış Dünyanın Varlığı Hakkındaki Şüpheciliğe İki Cevap [2]

Sağduyunun ünlü savunucusu İskoç Aydınlanma filozofu Thomas Reid (1710-1796) şüpheci senaryoların doğruluğuna inanmak için pozitif bir nedenin yokluğunda sağduyunun epistemolojik skalayı radikal bir şekilde kandırılmadığımız sonucu lehine kaydırdığını savundu. Benzer şekilde, Michael Huemer (2001)’in izinde, son zamanlardaki filozoflar Fenomenal Muhafazakarlık olarak bilinen epistemolojik prensibi savunuyorlar. Bu prensibe göre, aksini düşünmemizi gerektirecek nedenlerin yokluğunda (yani, gerekçelerimizi geçersiz kılacak ya da çürütecek şeylerin yokluğunda) dünyanın bize göründüğü şekilde olduğuna inanmakta haklı oluruz.[3] Bu pozisyon özünde bazı Reidcı elementler barındırıyor. Şüpheci senaryoların dış dünya hakkındaki bilgimizi ortadan kaldırması olasılığını bu senaryoları düşünmemizi gerektirecek geçerli, pozitif sebeplerimiz olmadığı sürece göz önünde bulundurmak zorunda değiliz. Reid’ın ve Huemer’ın doktrinlerinin bir çeşit gerekçelendirici eylemsizliği (justificational inertia) temel aldığının farkında olalım. Elimizdeki varsayılan epistemik pozisyon gerekçelendirilmiştir ve bunu sorgulamak ya da ortadan kaldırmak için elimizde bazı pozitif nedenler olmalıdır.

Michael Huemer

Bazı filozoflar dış dünya hakkındaki genel cehaletimizi kabul etmekten memnun olagelmiştir. Şüpheci felsefe okulunun kurucusu Yunan filozofu Elisli Pyrrho’ya göre (c. 360 – 270 MÖ) bilgi imkansızdır (Pyrrho’nun yazıları tamamen kayıptır -onun doktrinlerini Sextus Empiricus’un (c. 160-210 MS) yazıları sayesinde biliyoruz). Pyrrho diyor ki bilginin imkansız olduğunu bilmek dahi imkansızdır! Bu akatalepsi doktrinidir ve filozofların global şüphecilik olarak adlandırdıkları şeyin bir formudur (global şüphecilik kısaca bilginin reddedilmesidir ve sadece dış dünya hakkındaki şüphecilikten daha aşırıya gider). Pyrrho’ya göre şeylerin gerçek doğalarını asla bilemeyiz ve rastlantısal olarak dünya hakkında doğru bir şeye inanıyor olsak bile tesadüfen gerçeğe rastladığımızı dahi asla bilemezdik. Kimileri için bu doktrin pesimistik gibi görünse de Şüpheciler bu doktrinin özgürleştirici olduğunu düşünür. Pyyrho ve takipçileri bilgi hakkındaki iddialarımızdan vazgeçerek bir ataraksiya halini ya da iç huzuru elde etmeyi umuyordu.

3. Sonuç

Öyleyse etrafımızdaki dünya hakkındaki bilgimize dair giriştiğimiz tartışma bizim gerekçelendirmelerimiz hakkındaki bir tartışmayla başlar. Eğer etrafımızdaki dünyanın varlığı lehinde gerekçelendirme sağlayacak bir yol bulabilseydik, Huemer’ın Fenomenal Muhafazakarlık Prensibi gibi, o zaman belki en azından biraz bilgi elde etmek konusunda şansımız olabilirdi. Eğer, aksine bu bilginin imkansız olduğunu (ya da bilginin imkansız olup olmadığını bilmenin imkansız olduğunu) bulsaydık o zaman belki de neyi bilemeyeceğimiz hakkında pek de endişelenmemek için Şüphecilerin dinimsi tavrını benimsememiz iyi olabilirdi.

Notlar

  • (1) Eğer kötücül şeytan senaryosu sizin için fazla zorlamaysa o zaman rüya ya da halüsinasyon gördüğünüzü ya da bir labaratuvarda olup beyninizin görsel merkezinin elektrotlar tarafından uyarılması nedeniyle size dış dünya varmış gibi göründüğünü düşünebilirsiniz.
  • (2) Şüpheciliğe karşı neredeyse şüphecilik hakkında düşünen filozof sayısı kadar fazla cevap vardır. Yer sınırlamaları nedeniyle ben burada yalnızca iki tanesini sunabiliyorum. Diğer ilginç cevapları görmek için DeRose & Warfield (1999)’a bakabilirsiniz.
  • (3) Aslında Fenomenal Muhafazakarlığın bu formülasyonu Tooley ve Huemer’ın Tucker (2013)’te ele aldığı gibi biraz fazla geneldir. Daha ihtiyatlı bir formülasyon şu şekilde olabilirdi: Eğer bir S kişisine P gibi görünüyorsa, o zaman aksini düşünmemizi gerektirecek nedenlerin yokluğunda, S, P için bir dereceye kadar prima facie (ilk bakışta) gerekçelendirme elde etmiş olur.

Referenslar

  • DeRose, Keith, and Ted A. Warfield, eds. Skepticism: A Contemporary Reader. New York: Oxford UP, 1999.
  • Descartes, René. Meditations on First Philosophy: In Which the Existence of God and the Distinction of the Soul from the Body Are Demonstrated. Ed. Donald A. Cress. Indianapolis: Hackett Pub., 1993.
  • Huemer, Michael. Skepticism and the Veil of Perception. Lanham, MD: Rowman & Littlefield, 2001.
  • Tucker, Chris. Seemings and Justification: New Essays on Dogmatism and Phenomenal Conservatism. Oxford: Oxford UP, 2013.
  • Reid, Thomas. Thomas Reid’s Inquiry and Essays. Ed. Ronald E. Beanblossom and Keith Lehrer. Indianapolis: Hackett Pub., 1983.
  • Sextus Empiricus. Scepticism, Man, & God; Selections from the Major Writings of Sextus Empiricus. Ed. Philip Paul Hallie. Middletown, CT: Wesleyan UP, 1964.
  • Vogt, Katja. “Ancient Skepticism.” Stanford Encyclopedia of Philosophy. Stanford University, 24 Feb. 2010. Web. 03 Feb. 2014. <http://plato.stanford.edu/entries/skepticism-ancient/>.

Bağlantılı Metinler

Şüphecilik, Yanılabilircilik, Anti-şüphecilik – Alex Malpass
Kavanozdaki Beyinler (BIV) Argümanı: Hepimiz Kavanozdaki Beyinler Olabilir miyiz? – Taner Beyter
Epistemoloji (Bilgi Felsefesi): Neyi, Ne Kadar, Nasıl Bilebiliriz? – Taner Beyter & Alican Başdemir

Andrew Chapman- “External World Skepticism”, Erişim Tarihi:05.08.2020), Erişim Kaynağı: https://1000wordphilosophy.com/2014/02/06/external-world-skepticism/

Çevirmen: Yiğit Aras Tarım

Çeviri Editörü: Berat Mutluhan Seferoğlu

Bir cevap yazın

Your email address will not be published.

Önceki Gönderi

Evrim ve Etik – Michael Klenk

Sonraki Gönderi

Daha İyi Bir Dünyanın Olmayışı Problemi: Mümkün Dünyaların En İyisi – Kirk Lougheed

En Güncel Haberler Analitik Felsefe:Tümü