En Zor Stoacı Egzersizler – Carina Barbosa

///
1383 Okunma
Okunma süresi: 6 Dakika

Bir Stoacı olmak ne kadar zordur? Cevap bu yolculuktaki düşünce yapınıza bağlıdır. Pek çok insan çok zorlayıcı olduğunu düşünür ve sonunda pes eder. Bu insanlar kısmen haklıdır – gerçekten zordur. Felsefi aydınlanmaya ulaşmak kolay olmayacaktır fakat sondaki ödül her çabaya değer. En zorlayıcı Stoacı egzersizlerden bazılarını tartışacağız ve tartışırken bu şeyleri uygulamanın sağladığı faydalara da göz atacağız.

Meditasyon

Bilginin anlık ve teknolojinin yaşamımızın her yerine yayılmış olduğu bir çağda yaşıyoruz. Bu bize sayısız fayda sağlıyor fakat rahatsız edici bir eğilimi de gözler önüne seriyor: insanlar boşluk ile nasıl başa çıkacaklarını bilmiyorlar.

Boşluk yapacak hiçbir şeyin olmamasıdır. Bu zorunlu olarak kötü bir şey değildir fakat pek çok insan bu boşluğu bir aktivite ile doldurma ihtiyacını hisseder. Fakat boşluk bu zamanı kendiniz ile baş başa kalmak için kullandığınızda oldukça faydalı olabilir. Duygularınızı, korkularınızı ve hedeflerinizi düşünmek için bir şanstır. Kendinizi tanımanızı ve analiz etmenizi sağlamak için var olan bir andır.

Boşluk nitelikli bir zihin için elzemdir fakat insanlar bu anları doldurmak için bir şeyler arayıp dururlar. Boşluğu nasıl kabulleneceğini bilmemek insanların meditasyon yapmasını zorlaştırabilir. Burada bağdaş kurmak ve boş bir duvara bakmaktan bahsetmiyorum; meditasyon böyle bir şey değildir. Dış dünyayı susturma, zihninizi rahatlatma ve kendinizi daha iyi tanıma egzersizidir.

Daha önce meditasyon yapmayı denemiş olabilirsiniz. Meditasyon için vakit buldunuz ve bu boşluğu kabullendiniz. Belki de dış dünyayı susturmayı başardınız fakat son anda düşünceleriniz dönüp durmaya ve yansıyan düşünce yeteneğinizi bozmaya başladı.  

Eğer bu durumdan muzdaripseniz size yardımcı olacak bazı araçlar vardır. Zihninizi susturmak için bir mantra uygulayabilirsiniz. Mantranız her neyse onu zihniniz dağılmadan meditasyon yapabilecek seviyede rahatlayana kadar tekrar edin. Bu egzersizi birkaç kez yaptıktan sonra kesinti olmadan sorular sormak ve cevaplamak için zihninizle stabil bir bağlantı kuracaksınız.

Bir Günlük Tutmak

Meditasyon becerisi geliştirdiğimizde ve zihnimizle makul bir iletişim kurduğumuzda, içsel konuşmalarımızla ilgili birkaç düşünceyi not etme zamanı gelir. Kendiniz hakkında ne öğrendiniz? Gelişmek için neye ihtiyacınız var? Gelecekteki meditasyonlarınızda ve günlük yaşamınızda size yardım edecek bir hatırlatıcı bütünü inşa edin.

Bu notların bazıları günlük yaşama uygulamak için zor olabilir. Bu durumda, bunları yapışkanlı not kağıtlarına yazıp onları sıkça göreceğiniz şeylere yapıştırın (mesela buzdolabınıza, panonuza veya banyo aynanıza). Notlar size duraklamanızı, derin bir nefes almanızı ve onları yaşamınıza geçirme işine tekrardan başlamanızı hatırlatacaktır.

Günlüğünüze yazmak için en uygun zaman hangisidir? Meditasyonunuzdan hemen sonradır. Düşünceleriniz zihninizde hala taze iken meditasyonunuzun sonuçlarını yazın. Sonrasında, belki de bir sonraki gün bu notları eleştiri yapmadan veya yargıda bulunmadan tekrardan okuyabilirsiniz ve aradığınız şey için doğru yolda olup olmadığınızı değerlendirebilirsiniz.

Birden fazla günlüğünüz bile olabilir: ev için bir tane, dışarıdayken küçük bir tane, günlüğünüzü unutursanız diye telefonunuzda bir tane. Önemli olan günlüğün kendisi değildir; en şirin veya en temiz tutulan şey olmak zorunda değildir. Önemli olan notlardır. Bu notlar yalnızca sizin içindir dolayısıyla nasıl göründüğüne değil içlerindeki mesaja odaklanın.

Memento Mori

En rahatsız edici Stoacı egzersiz ölüm hakkında düşünmektir. Latince ifade memento mori (Ölmen gerektiğini hatırla) bunun muhteşem bir örneğidir. Bu kesinlikle üzerinde meditasyon yapmanız gereken bir konudur. Kendinize birazcık zaman ayırın. Yaşam ve ölümün kesinliği hakkında düşünün. Bu dünyayı terk etmeye hazır mısınız? Eğer yarın ölecek olsaydınız, yaşamınızdan memnun kalır mıydınız?

Bu egzersizdeki amaç nasıl veya ne zaman öleceğiniz hakkında düşünmek değildir – mesele bu değildir. Ölümünüz sizin kontrolünüzün dışındadır dolayısıyla bunun hakkında düşünerek vakit kaybetmemelisiniz. Bunun yerine, üzerinde kontrol sahibi olduğunuz henüz bitmemiş işi düşünmelisiniz.

Ertelediğiniz veya kaçındığınız bir şey var mı? Herhangi bir gereksiz dargınlığınız mevcut mu? Geride bıraktığınız miras ve insanlık ile gezegenimiz için yaptığınız katkıyı düşünün. Daha fazlasını yapabileceğinizi düşünüyorsanız ilk fırsatta o işe koyulun. Ölüm üzerine kafa yorarak zamanı geldiğinde hiçbir pişmanlık duymadan ölümle karşılaşmak için hazır olacaksınız.

Olumsuzu Canlandırma (Negative Visualization)

Olumsuzu canlandırma şu anda kanıksadığınız tüm aidiyetleriniz ve rahatlıklarınız olmadan yaşamınızın nasıl olacağını hayal etmeyi içeren bir Stoacı egzersizdir. Buradaki amaç minnettarlıktır. Sizin için önemli olan şeyler ve insanlar hakkında düşünün ve sonrasında onlar olmadan yaşamınızı resmedin. Minnettar olmanız gereken ne kadar şey olduğunun ve ilişkilerinizi geliştirmek için neler yapabileceğinizin farkına varacaksınız.

Olumsuzu canlandırma egzersizini uygulayarak ve minnettarlığı yaşamınıza geçirerek, her yeni bir gün için ve getireceği her şey için müteşekkir olacaksınız. Yaşamınızı konforlu ve tatminkar kılan her şey için minnettar olmayı öğreneceksiniz. Güçlükler için bile müteşekkir olacaksınız çünkü herhangi bir güçlüğün amacının size acı çektirmek değil, sizi daha iyi bir insan haline getirmek olduğunu anlayacaksınız.

Kontrol

Son olarak en önemli ve en sürekli Stoacılık egzersizi var. Stoacılar kontrol ikiliği (güç ikiliği) olarak adlandırdıkları şeye inanıyorlardı – neyin kontrolünüzün dahilinde olduğunu ve neyin olmadığını anlamak. Zihnimiz ve irademizin kontrolümüz dahilinde olduğuna ve diğer şeylerin kontrolümüz dışarısında olduğuna inanıyorlardı.

Bu fikri pratiğe geçirebiliriz. Deneyimlediğiniz her durum için şu soruyu sormalısınız: Bu kontrol edebileceğim bir şey mi? [1] Eğer zihnimiz ve irademizin dışındaysa bu şey, bu durumda cevap “hayır” olacaktır. Öyleyse neden onun hakkında üzülesiniz ki? Onu değiştiremezsiniz. Sadece kabul edin. Eğer cevap evet ise kontrolünüzü bu duruma uygulayın ve yapabileceğinizin en iyisini yapın.

Kontrol edebileceğimiz şeyler esasında kendimizle ilgilidir. Duygularımızı, hislerimizi, düşüncelerimizi ve eylemlerimizi kontrol edebiliriz. Bilhassa dış dünyaya yönelik tepkilerimizi kontrol edebiliriz.

Gerçekte bunu yapmak çok zor iken burada çok kolay görünür bir hale getirdiğimi düşünüyor olabilirsiniz. Haklısınız fakat bunun sırrı pratik yapmak ve pes etmemektir. Belki bugün kontrolünüzü kaybedebilirsiniz fakat yarın daha iyi kavrayacaksınızdır. Her yarın yeniden denemek için bir şanstır.

Stoacı filozof Epictetus küçük kilometre taşları oluşturmamız ve her birini kutlamamız gerektiğini öğretmiştir. Dolayısıyla küçük hedefler koyun ve onlar üzerinde savaşın ve ilerleme kaydettiğiniz her seferde kendinizi kutlayın. Pes etmediğiniz sürece yapabilecekleriniz karşısında heyecanlanacaksınız.


Çevirmen Notu

[1]: Burada okuyucunun aklına sınavlar gibi “üzerinde kısmi kontrol sahibi olduğumuz şeyler” gelebilir. Bu kategori için Stoacıların vereceği cevap “ilgili eylemi içselleştirmek” olacaktır. Daha somut bir örnek vermek gerekirse, sınavlara çalışmak kontrolümüz dahilindedir fakat sınavda nelerin çıktığı ve sınav sonucu kontrolümüz dışındadır. “İlgili eylemi içselleştirmek” yaklaşımı sadece kontrolümüz dahilinde olana, yani sınava çalışmaya, odaklanmayı ve geri kalan kısım hakkında kafa yormamayı gerektirecektir.

Carina Barbosa– “The Most Difficult Stoic Practices”, (22.12.2020)

Çevirmen: Can Kalender

Boğaziçi Üniversitesi'nde Dilbilim öğrencisi. İlgi alanlarını dilin kökeni, evrimsel psikoloji ve ahlak psikolojisi oluşturuyor. Felsefe özelinde ise zihin ve ahlak felsefesi ile ilgileniyor.

Bir cevap yazın

Your email address will not be published.

Önceki Gönderi

Fizikalizm ve Ahlaki Önem – Alexander Pruss

Sonraki Gönderi

“Post-Analitik Felsefe” Nedir? – Paul Austin Murphy

En Güncel Haberler Analitik Felsefe:Tümü