Ernest Becker, Pulitzer ödüllü kitabı “Ölümü İnkâr“da sosyal ve kültürel varoluşumuzun biyolojik gerçekliğimizden kaçınmaya, onu biz öldükten sonra da yaşayabilecek sembollerle aşmaya
Okumaya Devam EtBen ölüm hakkını savunuyorum. Evet, insanların yaşam hakkı kadar ölüm hakkı da olduğunu düşünüyorum. Ölümden söz etmek çoğu zaman ürkütücüdür. İnsanlık ölüme
Okumaya Devam EtSuçluları ve genellikle de katilleri infaz etmek anlamına gelen idam cezası, hapis cezasından çok daha tartışmalıdır çünkü daha ciddi bir zarara ve
Okumaya Devam Etİşte size öldükten sonra ne olduğunu söylüyoruz. Cidden. Tamam, o kadar da ciddi değil, çünkü gerçekten ölmeyeceksiniz. Zemin hazırlamak için, ölümün bilimsel
Okumaya Devam EtToplumsal değişimler genellikle yavaş olur. Teknolojinin gelişmesi, sosyal hareketlerin ivme kazanması, yeni politikaların oluşturulması veya kamuoyunun değişmesi zaman alır. Ama bazen tek
Okumaya Devam EtKimin sorduğuna bağlı olarak, “Hayatın anlamı nedir?” sorusu; ya insan varoluşunun en derin sorusudur ya da “Kırmızı rengin tadı nasıldır?” veya “En
Okumaya Devam EtHer birimizin kendi ölüm felsefesi, ölmenin ne anlama geldiği ile sonumuzdan korkmamız gerekip gerekmediğine yönelik sahip olduğu fikirler vardır. Bu makalede, ölümden
Okumaya Devam EtFelsefe öğrencilerinin çoğunun adını bildiği A.J. Ayer, 1989’da yaşama veda etti. Aynı zamanda bir ateist olan Ayer, dini iddiaların (diğer birçok şey
Okumaya Devam EtO halde dertlerin en kötüsü sayılan ölüm, bizim için hiçtir; çünkü biz varken o yoktur, o varken ise biz yokuzdur. Öyleyse ölüm,
Okumaya Devam EtAntik Yunan filozofu Epikür’e göre (M.Ö. 341-270) hayır. Ölümün – yani bilincin kalıcı olarak yok olmasının – kötü olmadığını, bu yüzden korkmamamız
Okumaya Devam Et