Uygulamalı Etik – Chelsea Haramia

/
2775 Okunma
Okunma süresi: 7 Dakika

1. Uygulamalı Etikçiler Ne Yapar?

Günümüzde uygulamalı etiğin doğrudan çalışma alanı olarak kendini göstermesi tartışmalı bir biçimde Judith Jarvis Thomson’un 1971 tarihli “Kürtaj Savunması” adlı makalesiyle başladı. (1) Thomson, fetusün yaşam hakkı olan bir birey olması durumunda dahi, kürtaja izin verilebileceğini savunmuştu. Birçok kürtaj karşıtının, kürtaj yasağının fetüsün yaşam hakkına sahip çıkmak olduğu iddiasına yaslandığı düşünüldüğünde, Thomson yalnızca aktüel dünya tartışmalarındaki önemli bir takım ahlaki düşünceleri gün yüzüne çıkarmakla kalmadı, aynı zamanda bunu yaygın söylemlerdeki aktüel iddiaları da dikkate alarak yaptı. Onun çalışmaları, kürtaj konusunda halen devam etmekte olan epey canlı bir etik tartışma başlattı ve bu andan itibaren birçok kişi somut etik meselelere felsefi analiz uygulayarak bu yaklaşımı benimsedi.

Judith Jarvis Thomson ve ünlü makalesi “Bir Kürtaj Savunusu”

Bugüne dek, uygulamalı etik çalışmalarının çeşitli alanları olmuştur. Uygulamalı etiğin durumsal özellikleri göz önüne alındığında, genellikle birbirlerinden farklı olsalar da düzenli olarak benzer yöntemler kullanılır. (aşağıda detaylandırılmıştır). Aşağıdakiler, uygulamalı etikçilerin ilgilendiği şeylerin temsili bir listesidir:

  • Hayvan Etiği: Et yemeye izin verilmeli mi? (2)
  • Biyomedikal Etik: Kimler üzerinde tıbbi deney yapabiliriz? (3)
  • Meslek Etiği: Şirketlerin ahlaki statüsü var mıdır? (4)
  • Çevresel Etik: Gelecek nesiller için iklim değişikliğini engellememiz gerekiyor mu? (5)
  • Bilgi Etiği: Yasa dışı müzik yapabilir miyim? (6)
  • Hukuk: Kişisel ve eğlence amaçlı uyuşturucu kullanımı yasaklanmalı mı? (7)
  • Aile Felsefesi: Çocuklar ebeveynlerine ne borçludur? (8)
  • Pratik Dağıtıcı Adalet: Hayır kurumuna ne kadar/ne ölçüde yardım etmeliyiz? (9)
  • Üreme Etiği: Bir fetusu aldırmak makul mü? (10)
  • Cinsel Etik: Fuhuş yasal olmalı mıdır? (11)

Uygulamalı etikçilerin, uygulamalı etikçiler olarak daha soyut teorik sorulardan ziyade belirli vakalarla daha fazla ilgilendiklerine dikkat edin. Onlar etik çalışmaları aktüel etik durumların incelenmesine uygulamayı ve dünyadaki insanların gerçek hayatta karşılaştıkları senaryoların ahlaki ve gerçek durumu hakkında sonuçları ve pratik önemdeki şeyleri ortaya koymayı hedefler.

2. Uygulamalı Etik Yöntemleri

Uygulamalı etikçiler genellikle analojiye dayalı argüman ve açık farklılık argümanı yöntemlerini kullanırlar. Her iki yöntem de pratik durumlarla ilgili ahlaki bileşenleri ortaya çıkarmaya ve böylece de gerçek vakalar hakkında sonuçlar elde etmemize yardımcı olur. Uygulamalı etikçiler de temel normatif etik teorileri tartışmaktan kaçınma avantajına sahiptir, çünkü uygulamalı etikçiler sözde yaygın olarak paylaşılan sezgilere başvurmayı tercih etmezler ve muhataplarının belirli bir teoriye bağlılıklarına da güvenemezler.

A. Analojiye Dayalı Argüman

Thomson’un analojiye dayalı argüman kullandığı ünlü bir uygulamalı bir etik sorusu örneği vardır. (12) Bir gün, Müzik Severler Topluluğu tarafından kaçırılan ve hayatta kalmak için 9 ay boyunca sizin vücudunuza bağlı kalması gereken ünlü bir kemancının bilinçsiz bir şekilde size bağlanmış olduğunu fark ederek uyanırsanız, kendinizi (sizi kemancıya bağlayan) bu bağdan çekip çıkarmanıza ve kendi işinizi yapmaya devam etmenize izin verilmeli midir? Bu vaka ilk bakışta aşırı fantastik gibi görünse de, bazı kürtaj vakalarıyla analoji yapmayı amaçlar. Tabi ki iki vakanın benzer olmadığını göstermenin birçok yolu vardır; uygulamalı etikçiler verilen bir farkın neden ahlaki olarak anlamlı bir fark olmadığını çoğunlukla açıklamak zorundadır. Bu iki vakada, benzerlikler ahlaki olarak ilgili faktörlerle eşleştirilir – birisi, bir insanın hayatta kalmasını sağlamak için dokuz ay boyunca başka bir ahlaki faile bağlanmıştır. Yani, ilgili bir benzer vaka yaratarak ve söz konusu benzer vakanın ortaya koyduğu sorulara yanıt olarak verilen cevapları değerlendiren uygulamalı etikçi daha sonra ilgili sezgileri ortaya çıkarabilir ve daha pratik olan gerçek dünyaya ilişkili konularda – (örneğin) kürtaj hakkında bir argüman oluşturabilir.

B. Açık Farklılık Argümanı

Açık farklılık argümanı yöntemini kullanan ünlü bir örnek bulunuyor. (13) Smith ve Jones, kendi kuzenleri ile birlikte büyük bir mirası paylaşmaya çalışıyorlardır; bunun için ikisi de kuzenini öldürmeye karar verir; Smith kuzenini boğar; Jones ise kuzeninin boğulmasına (hiçbir şey yapmayarak) izin verir. Muhtemelen, Smith ve Jones’un yaptığı şeyler arasındaki tek fark – açık farklılık – Smith’in kuzenini bizzat öldürmesi ve Jones’un kuzeninin ölmesine izin vermesidir; işte şimdi bir ‘açık farklılık argümanı’ elde etmiş olduk. Ahlaki açıdan Smith, Jones’tan daha mı kötüdür, yoksa ikisi de eşit derecede mi kötüdürler? Bu soruyu cevaplamak, birini bizzat öldürmek ile birinin ölmesine izin vermek arasında ahlaki bir fark olup olmadığını belirlememize yardımcı olacaktır. Bizzat öldürmek ile ölüme izin vermek arasında ahlaki bir fark bulunmadığı ortaya çıkarsa, o halde bu keşfi ötenazi sorularına da uygulayabiliriz; bu ise ölümcül hastalığı olan birinin hastalığının seyrine müdahale etmeyerek ölmesine izin vermekten ziyade bu ölümcül hastayı bizzat öldürmenin mümkün olup olmadığını sormamızı gerektirir. Gördüğünüz gibi, hem açık farklılık argümanları hem de analoji argümanları, uygulamalı etik soruları inceleme ve değerlendirme söz konusu olduğunda oldukça aydınlatıcı olabilmektedir. Nihayetinde, bu değerlendirmeler yüzümüzü dünyaya dönmemize ve gerçek etik vakalarla karşılaştığımızda veya onları (etik vakaları) değerlendirirken sorumlu ahlaki failler olarak hareket etmemize izin verebilir.

3. Sonuç

Uygulamalı etik üzerine çalışan filozoflar çevrelerindeki dünyaya bakarak buldukları etik problemleri analiz ederler. Uygulamalı etikçiler böyle yaparak da, felsefeyi çeşitli pratik disiplinlerdeki önemli ahlaki konuları değerlendirmek ve ele almak için bir araç olarak da kullanabilir.

İlgili Yazılar ve İleri Okuma

Notlar:


Chelsea Haramia- “Applied Ethics”, Erişim Tarihi: (24.07.2020), Erişim Kaynağı: https://1000wordphilosophy.com/2018/02/13/applied-ethics/

Çevirmen: Taner Beyter

Ankara Üniversitesi Coğrafya Bölümü’nü bitirdi, Felsefe master eğitimine ise ara verdi. Etik, epistemoloji, din felsefesi ve metafelsefe ile ilgilenir. Evli olup öğretmenlik mesleğine devam etmektedir.   

Bir cevap yazın

Your email address will not be published.

Önceki Gönderi

Eugen von Böhm-Bawerk’in Marx Hakkında Eleştirisi – Richard Ebeling

Sonraki Gönderi

Felsefe ve Bilim’le Farklılığı – Thomas Metcalf

En Güncel Haberler Analitik Felsefe:Tümü